Bir gün bir şeyler ters gitmeye başladı. Sabahları uyanmak daha zor, insanlarla konuşmak daha yorucu, düşünceler ise daha karışıktı. İlk başta “geçer” dedim. Belki de sadece yorgundum, belki de biraz stresliydim. Ama geçmedi. Zamanla bu duygular hayatımın önüne geçti, işlevselliğim düştü ve kendimle bağlantımı yitirdiğimi fark ettim. En sonunda bir uzmana gitmeye karar verdim — ve o gün, “ruh sağlığı tanısı” aldım.
İlk tepki: Korku.
Beynimin bana ihanet ettiğini düşündüm. “Artık eskisi gibi olamayacağım,” dedim. Etiketlenmiş gibi hissettim. Oysa o tanı, yıkımın değil, yeniden inşanın ilk adımıydı. Bu yazıyı, benzer süreçten geçen biri varsa diye, içtenlikle paylaşıyorum.
⸻
Tanı Koyulması: Bir Son Değil, Başlangıçtır
Ruhsal bir bozukluk tanısı almak, çoğu insan için ürkütücü olabilir. Ancak bu tanı, karanlık bir tünelin sonundaki ışığı görebilmek için gereklidir. Tanı koyulmadan önceki belirsizlik, kişiyi daha çok yorar. Adını koymak, neyle mücadele ettiğini bilmek iyileşmenin en önemli adımıdır.
Benim için bu, kendi iç dünyama ayna tutmak gibiydi. Anksiyete, depresyon, OKB ya da başka bir tanı fark etmez — o isimler sizi tanımlamaz. Ama sizin neyle savaştığınızı anlamanızı sağlar.
⸻
Terapi ve Destek: Yalnız Değilsiniz
Tanı aldıktan sonra terapi sürecine başladım. Başta yabancı, sonra güvenli bir yer haline geldi o oda. Psikolojik destek, sadece sorunları konuşmak değil, aynı zamanda kendini yeniden tanımak, geçmişini anlamak ve yeni beceriler kazanmak anlamına geliyor.
Ailemle ve arkadaşlarımla açık konuştum. İlk başta şaşırdılar, anlamakta zorlandılar ama zamanla destek oldular. En önemlisi, ben kendime destek oldum. Çünkü değişim içeriden başlıyor.
⸻
Küçük Adımlar, Büyük Farklar
İyileşmek hızlı bir yarış değil. Günlük rutinler oluşturmak, yürüyüş yapmak, sosyal aktivitelere yavaş yavaş dönmek, öz şefkat geliştirmek… Bunların hepsi adım adım geldi. Kimi günler zorladı, kimi günler umut verdi.
Kendime şunu hatırlatmayı öğrendim: “Kötü hissettiğim günlerde bile değerliyim.”
⸻
Bugün Buradayım
Ruhsal bozukluk tanısı hayatı bitirmez. Aksine, belki de daha bilinçli ve duyarlı bir hayatın kapısını aralar. Şimdi geriye dönüp baktığımda, o tanı bana sadece rahatsızlığımı değil, aynı zamanda kendi gücümü de gösterdi.
Bugün hala inişlerim çıkışlarım oluyor. Ama artık elimde araçlarım, bilgim ve deneyimim var. Belki “normal” biri değilim ama büyümüş, dönüşmüş ve daha farkında biriyim.
⸻
Senin İçin Bir Mesaj
Eğer bu satırları okuyorsan ve ruhsal bir tanı aldıysan ya da almak üzeresin, lütfen bil: Yalnız değilsin. Bozulmuş değilsin. Ve en önemlisi, umutsuz değilsin.
Yardım istemek zayıflık değil; cesaretin ve özsaygının bir işaretidir.
Hayat, bu tanıyla bitmiyor. Belki de şimdi gerçekten başlıyor.