Kurucudan Mesaj
Ruhsal engellilik, çoğu zaman toplumun gözünden uzak, kulaktan dolma yargılarla tanımlanan bir durum. Oysa biz, her tanının ardında bir insanın olduğunu, her insanın ardında da bir yaşam öyküsü, bir mücadele ve bir umut taşıdığını biliyoruz.
İşte bu anlayışla çıktık yola.
Kuruluşumuzu yalnızca bir bakım evi olarak değil; bireylerin değer gördüğü, ihtiyaçlarının karşılandığı, kimliklerinin ve potansiyellerinin fark edildiği bir yaşam alanı olarak inşa ettik. Şizofreni, bipolar bozukluk gibi ruhsal rahatsızlıkları olan bireylerin yalnızca temel ihtiyaçlarını değil, varoluşlarını da dikkate alarak hizmet sunuyoruz. Çünkü bakım sadece bedensel ihtiyaçları karşılamakla sınırlı değildir; bireyin duygusal, sosyal ve psikolojik dünyasına da temas etmeyi gerektirir.
Bilimsel bilgi ile insan onurunu birleştiren bir anlayışla; kişisel bakım desteğinden psikososyal destek çalışmalarına, sağlık takibinden sosyal yaşama katılıma kadar çok boyutlu bir hizmet modeli sunuyoruz. Her bireyin biricik olduğunu, sabırla, özenle ve anlayışla yaklaşılması gerektiğini biliyoruz.
Kadın bir kurucu olarak bu alanda hem şefkati hem de disiplini aynı potada eriten bir yaklaşımı benimsiyorum. İşimizi yalnızca yönetmek değil, yaşamak istiyoruz. Bu yüzden her bireyin iyilik hâlini, sadece ölçülen değerlerle değil; gözlerinin ışıltısıyla, sabah uyanma isteğiyle, kendini ifade etme cesaretiyle takip ediyoruz.
Burada amaç sadece bakım sunmak değil; hayata yeniden tutunmak isteyen herkese eşlik edebilmek. Biz buna inanıyoruz.
Her birey bir dünyadır; görünmeyeni görmek, duyulmayanı duymak için buradayız.
Bilgiyle güçlenen, şefkatle iyileşen hayatlar için…
Bakım değil, hayata yeniden katılım anlayışıyla.”
Sevgiyle…
